ÇANAKKALE ŞEHİDİNDEN AĞLATAN MEKTUP

Çanakkale'de şehit düşen üsteğmenin eşine gönderdiği mektup, herkesi gözyaşlarına boğdu.

 

HABER: www.timeturk.com

Tarihe 'dünyayı yenenlerin yenildiği savaş' geçen Çanakkale Zaferi'nin üzerinden tam 96 yıl geçti. Bu eşsiz destanı anlatmak için şimdiye kadar binlerce şiir, kitap yazıldı, onlarca film çekildi. Fakat dışardan yazılan hiçbir şey 'cepheden gönderilen asker mektupları' kadar duygulandıramadı.



"MEKTUP OKUYANLARI AĞLATTI"


Maltepe Belediyesi'nin düzenlediği 'Ana ben gidiyom düşmana karşı' başlıklı Çanakkale Sergisi'nde sergilenen bir MEKTUP okuyanları gözyaşına boğdu. NTV Tarih yazarı araştırmacı / koleksiyoner Dr. R. Sertaç Kayserilioğlu'nun kolleksiyonundan oluşan sergiyi 50 bin kişi gezdi.

MEKTUP ULAŞTI, ŞEHİT OLDU


Vatan'ın haberine göre, Gümüşhane'nin Şiran ilçesinden Üsteğmen Zahit, cephede kurşun yağmurları altında savaşırken Aziziye ilçesinin Kılıç Mehmet Bey köyünden Ahmet Efendi'nin kızı, eşi Hanife Hanım'a bir mektup yazmıştı.


Üsteğmen Zahit, 'vasiyetim' dediği mektubu yazdıktan kısa bir süre sonra 9 Ocak 1916'da şehit oldu. Yıllar sonra ortaya çıkan o mektubun içinden şehit üsteğmenin küçük kızı Nahide'nin kırmızı kurdelayla bağlı bir tutam saçı da çıkmıştı.

İşte o mektuptan duygu dolu satırlar...

"YÜKSEK SESLE AĞLAMA"


"Bu günlerde her zamankinden daha önemli muharebelere gireceğiz. Bilirsin, her muharebeye giren ölmez. Fakat eğer ben ölürsem sakın gam yeme... Beni ve seni yaratan Allah bizi nasıl dünyada birbirimize nasib etti ise, benden şehitlik rütbesini esirgemediği takdirde, elbette, ruhlarımızı da birbirine kavuşturur. Vatan yolunda şehit olursam bana ne mutlu.


Ancak, sana bir vasiyetim var: Birincisi benim için kat'iyyen ağlama... Eşyamın listesi ilişikte. Bunları sat, ele geçecek paradan "mihr-i muaccel" ve "mihr-i müeccel" ini al, üst tarafı ile bana bir mevlüt okut. Eğer bunlar sana borcumu ödemezse hakkını helal et ve ilk gece aramızda geçen sözü unutma... Vasiyetimi aldığınız zaman yüksek sesle ağlamanıza razı değilim."



ÇANAKKALE ZAFERİ'NİN 96. YIL DÖNÜMÜ



Türkiye, bugün bir kez daha Mehmetçik'in 96 yıl önce yazdığı Çanakkale Geçilmez Destanı'nın haklı gururunu ve coşkusunu yaşayacak. İlk tören 18 Mart Stadyumu'nda gerçekleşecek. Öncesinde saat 08.30'da Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenkler sunulacak. Saat 09.30'da ise Stadyumdaki tören başlayacak.

BAYRAĞIN ALTINDA MADALYA


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılacağı törende ilk olarak üzerinde 'Çanakkale Geçilmez' yazan altın madalya Türk Bayrağına takılacak. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı eşliğinde altın madalyanın takıldığı Türk bayrağı göndere toka edilecek.


Program, konuşmaların ardından resmi geçit töreni ile sona erecek. Başbakan Erdoğan, Stadyum önünde, '250 Bin Cana Hayat Verin' adlı kan bağışı projesini başlatacak.

ŞEHİTLERE ANMA


İkinci tören ise Şehitler Abidesi'nde yapılacak. Türkiye'nin dört bir yanından gelen vatandaşların katılımıyla gerçekleşen tören saat 14.30'da başlayacak.

BOĞAZDA RESMİ GEÇİT


Kutlama programı kapsamında Şehitler Abidesi'ndeki tören sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları tarafından Çanakkale Boğazı'nda Denizde Resmi Geçit töreni icra edilecek. Tören geçişinin tamamlanmasından sonra Şehitler Abidesi semalarında Türk Yıldızları tarafından gösteri uçuşu gerçekleştirilerek törenler son bulacak.

LİDERLERİN ÇANAKKALE ZAFERİ MESAJLARI


* Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: "Türk milletinin birlikte yaşama iradesi, vatan ve bayrak sevgisi Çanakkale'de olduğu gibi tarihin her safhasında bizleri güçlü ve muzaffer kılmıştır.


Eğer önümüze koyduğumuz büyük hedefleri yakalamak istiyorsak, bu ruhu her zaman koruyabilmeli ve aramıza nifak sokmaya çalışanlara fırsat vermemeliyiz"

* Başbakan Recep Tayyip Erdoğan: "Bizler bugün, şehitlerimizin fedakârlıklarıyla kazanılmış bu vatan toprakları üzerinde yeni bir gelecek inşa ediyoruz.


İnanıyorum ki bizi millet yapan yüksek değerlerimize sıkı sıkıya bağlı kaldıkça, aramızdaki ihtilafları bertaraf edip ittifak noktalarımızı güçlendirdikçe, türkiye gelecekte hak ettiği gerçek yeri alacaktır."

* CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: "96 yıl önce 'Çanakkale geçilmez' dedik. 96 yıl önce sadece kahramanlık değil, insanlık destanı yazdık."

* Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner: "Dün bağımsızlığına kast eden düşman orduları karşısında kanının son damlasına kadar çarpışan Mehmetçikle bugün aynı yüksek ruha sahip Türk Silahlı Kuvvetleri, üstün bir vazife bilinci, disiplini, güçlü yapısı ve nitelikli personeliyle ulusunun hizmetinde; ülkesinde huzur ve güvenin, bölgesinde de barışın teminatı olmaya devam etmektedir"




KAYNAK: www.timeturk.com - 18 Mart 2011 Cuma - 18:31

“21 MART DÜNYA ORMANCILIK GÜNÜ VE ORMAN HAFTASI”

Orman Hayattır !..



TEMA Vakfı, 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Haftası’nda ormanlarımızın ve tüm doğal varlıklarımızın hiç olmadığı kadar büyük tehdit altında olduğuna dikkat çekiyor. Vakıf halkımızı her türlü tehdide karşı doğal ormanlarımızı korumaya ve bununla beraber ağaçlandırma çalışmalarına destek vermeye davet ediyor.


Ormanlarımız ve tüm doğal varlıklarımız hiç bu kadar tehdit altında olmamıştı. İnsanoğlu kişisel çıkarları uğruna ev yapmak, fabrika inşa etmek, yol yapmak, tarla açmak, maden çıkarmak, kimi zaman sadece yok etmek için acımasızca ormanları kesiyor, yakıyor, işgal ediyor. Oysa yan yana duran ağaç topluluklarından çok daha fazlasıdır orman. Hayvanların ve bitkilerin yuvası aynı zamanda da sağladığı oksijenle, insanoğlunun hayat kaynağıdır. Tüm bunların yanında, toprağı; yani “yaşam”ı, en büyük tehdit olan erozyondan koruyan, su varlığımızı zenginleştiren yeşil bir örtüdür orman.


Ormanların faydaları saymakla bitmez. Sellerin ve taşkınların oluşmasını önler, yer altı sularının birikmesine yardım eder, iklim üzerinde olumlu etkiler yapar, havayı temizler, gürültüyü azaltır. Yapacak ve yakacak hammadde kaynağıdır. Ekolojik olarak çok hassas bir konumda bulunan ormanlarımız iklim ve toprak yapısındaki çeşitlilikten kaynaklanan ender bir biyolojik zenginliktir.



İnsan Eliyle Yapılan Ağaçlandırmalar, Doğal Ormanların Yerini Tutamaz



Avrupa Birliği’nin ormanlarının % 1’i doğal orman iken, ülkemizde bulunan ormanların % 93’ü doğal yapıdadır. Doğal ormanlarda yüzlerce tür ağaç, bitki, hayvan bir arada uyum içinde yaşayan bir ekosistemi oluşturur. Ve insan eliyle oluşturulan hiçbir ağaçlandırma, asla doğal olanın yerini tutamaz. Bu bilgiler ışığında ülkemizde son yıllarda sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde başta ormanlarımız olmak üzere doğal varlıkların korunmasına ilişkin bilinç ve duyarlılığın artması son derece ümit vericidir.

 

Kişisel çıkarlar uğruna tahrip ettiğimiz ormanlar Dünyamıza ve üzerindeki tüm canlılara hayat veriyor. TEMA Vakfı 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası’nda bir kez daha büyük tehdit altındaki ormanların ve yeşil örtünün topraklarımızı erozyondan korumak için ne kadar önemli olduğunu altını çiziyor ve halkımızı “dikili bir ağaca” sahip olmaya davet ediyor. 3464’e boş SMS atarak 5 TL karşılığında, bir fidanı toprakla buluşturabilir ve 2500 ü Trabzon gönüllüsü olmak üzere Türkiye genelindeki 410.000 aşkın TEMA Gönüllüsü’nün Türkiye’nin çöl olma riskine karşı verdiği 18 yıllık mücadelenin haklı gururunu paylaşabilirsiniz.



Doğal ormanlarımızı koruyalım, ağaçlandırma çalışmalarına destek vererek orman varlığımızı arttıralım.

Türkiye Çöl Olmasın


TEMA VAKFI
TRABZON TEMSİLCİLİĞİ


19.03.2011 Cumartesi

ORMANLARIN BİLİNEN FAYDALARI:



*Ağaçlar, havadaki karbondioksiti emer. Dünyadaki ormanların sadece biyokütlelerinde 283 cigaton karbonu tuttukları tahmin edilmektedir. Ölü ormanlar, otlar ve toprağın, atmosferde bulunan karbondioksitin % 50’den fazlasını biyokütlelerinde barındırdıkları varsayılmaktadır.


*Dünya genelinde yok edilen ormanlardan atmosfere yılda 1.1 ciga ton karbon salınmaktadır. Bu miktar 4 milyar 25 kiloluk mangal kömürüne eşdeğerdir.


*Sanayi ve tarım ihtiyaçlarının artması, nüfus artışı, fakirlik, tüketici ihtiyaçları ormansızlaşmanın arkasındaki başlıca nedenlerdendir. 2005 yılında kereste ve yakacak için kesilen ormanların toplamı 3,1 milyar metreküptür.


*Dünyada her yıl ortalama 13 milyon hektar yaklaşık İç Anadolu Bölgesi’nin yüz ölçümü kadar orman yok olmaktadır. Geçtiğimiz 10 yıl içerisinde Dünya genelinde kaybedilen ormanları geri kazanmak için 130 milyon hektar -Türkiye’nin yaklaşık 1,5 katı- büyüklüğünde bir alana ağaç dikmemiz gerekmektedir. 130 milyon hektarlık bu alana 10 sene boyunca aralıksız olarak yaklaşık 14 milyar ağaç dikilmelidir. Bir başka değişle dünyadaki tüm insanlar 10 yıl boyunca senede 2 ağaç dikmelidir ve bu ağaçlara bakarak yaşamalarını sağlamalıdır.


*1 hektar ağaç yılda 6 ton karbon dioksit emer. Ortalama büyüklükte bir ağaç senede ortalama 12 kg karbon dioksit emer ve bir ailenin senelik ihtiyacı olan oksijen miktarını atmosfere verir.


*Yıllık 13 milyon hektar olduğu tahmin edilen tropikal orman kaybı da atmosfere her yıl 6,5 milyar ton karbondioksit ekliyor.


*2000-2005 yılları arasında dünya yılda 7,3 milyon hektar orman kaybetti. Yok edilen her bir hektarlık orman, bitki örtüsünün türüne bağlı olarak, atmosfere 217-640 ton karbon yaydı.


*Türkiye’nin 2007 yılı toplam sera gazı emisyonları 372,6 milyon tondur. Bu emisyonlarda Enerji sektörünün payı %77.5, tarım ve sanayi sektörlerinin payları %7’şer, ve atık sektörünün payı ise %8.5 dur. Bu emisyonların %20’sine tekabül eden 76 milyon tonu, başta ormanlarımız olmak üzere yutak alanlarımız tarafından absorbe edilmektedir.


*Sera gazı emisyonu dikkate alındığında, kişi başı Türkiye emisyonu yılda 4,5 CO2 ton olup, bu oran ABD’de 24,5 Kanada da ise 23,4 tondur.


*1850–2002 döneminde atmosfere salınan sera gazlarının %29,3’ü ABD, % 26,5’i AB–25, %8,1’i Rusya ve % 7,6’sı Çin tarafından üretilmiştir. Türkiye’nin tarihsel süreçte küresel sera gazı emisyonlarındaki sorumluluğu % 1’den küçüktür. Ancak son yıllarda sera gazı üretiminde oransal olarak en fazla artış gösteren ülkelerden birisi Türkiye’dir


*Ülkemizde 1972 yılında 20,2 milyon hektar olan orman varlığımız, yapılan ağaçlandırma, erozyon kontrolü ve iyileştirme çalışmaları neticesinde 2008 yılı sonu itibariyle 21.2 milyon hektar alana ulaşmıştır. 40 yılda 1 milyon hektar arttırılabilmiştir.



Kaynakçalar:


(1) Birleşmiş Milletler Çevre Programı UNEP Resmi web sitesi http://www.unep.org/billiontreecampaign/


(2)Dünyanın Durumu 2009 TEMA Vakfı – Türkiye İş Bankası Yayınları (Worldwatch Enstitüsü)


(3) Çevre ve Orman Bakanlığı.




TEMA Vakfı Trabzon Temsilciliği - 19.03.2011 Cumartesi

KARDİYOLOG UZM. DR. ALİ RIZA AKYÜZ AKÇAABAT DEVLET HASTANESİNE ATANDI

Kardiyolog Uzm. Dr. Ali Rıza Akyüz, Akçaabat Devlet Hastanesi Kardiyoloji Polikliniğinde göreve başladı.


Dr. Akyüz,1981 Trabzon Yomra ilçesinde doğumlu olup 2006 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. İhtisasını kardiyoloji üzerine Trabzon Ahi Evren Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ve Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaptı. İhtisasını tamamladıktan sonra Dr. Akyüz’ün ilk atama yeri Akçaabat Devlet Hastanesi oldu.


Çalışkanlığı, güler yüzlü oluşu, insanlara dostça yaklaşımı, bilgi ve deneyimi ve istikbal vaad etmesi nedeniyle Dr. Akyüz’ü tanıyanlar, Akçaabat’ta hizmet verecek olmasından ötürü Akçaabatlıları çok şanslı görmektedirler.

TR.H.A - 18.03.2011 Cuma

DEVLET ERKÂNI; ŞEHİT AİLELERİ ile YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

Trabzon Valiliği tarafından Çanakkale Zaferi'nin 96. yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü münasebetiyle düzenlenen yemekte Trabzon Vali Vekili Aziz Mercan şehit aileleri ile bir araya geldi.



Yemeğe Jandarma Alay Komutanı Dursun Ertuğrul, Belediye Başkan Vekili Seyfullah Kınalı, Şehit Aileleri Derneği temsilcileri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve şehit aileleri katıldı.



Şehit ailelerinin toplumun en onurlu insanları olduğunu kaydeden Vali Vekili Mercan, şehitlerimizin bizlere en önemli miraslarının yakınlarının olduğunu belirterek,


“Bizler bugün bu topraklarda yaşayabiliyorsak, bunu ülkemizin her toprağını kanları ile sulayan şehitlerimize borçluyuz. Şehit yakınlarımız bizlere onlardan önemli bir mirastır. Onların problemleri ve sorunları ile ilgilenmek bizim için en önemli görevlerden bir tanesidir. Şehit ailelerimiz ve şehit yakınlarımız bu toplumun en onurlu insanlarıdır” dedi.



Şehit ailelerine olan borcun asla ödenemeyeceğini ifade eden Mercan, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:


“Şehit ailelerimiz devletten en çok hizmeti almayı hak eden insanlarımızdır. Bizlerde sizlere karşı elimizden geldiği kadar görevimizi yerine getirme gayreti içerisindeyiz. Hiçbir zaman sizlere olan borcumuzu ödeyecek bir durumda olamayız. Sizlerden şükran duyuyoruz. Bizlere bu vatanı armağan eden ve bizleri bugüne ulaştıran tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Şanlı tarihimizi çocuklarımıza iyi öğretebilirsek bizde geleceğe iyi bakabiliriz”



Vali Vekili Aziz Mercan, yemekten sonra tek tek masaları gezerek, şehit ailelerinin sıkıntılarını dinledi. (VB – 18.03.2011 Cuma)



18 MART ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ’NİN 96. YILDÖNÜMÜ TÖRENLE KUTLANDI

Bugün; 18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 96. Yıldönümü Tüm Yurtta ve Trabzon’da Büyük Coşkuyla Kutlanıyor.



Trabzon Valiliği tarafından Çanakkale Zaferi'nin 96. yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla Trabzon'da çeşitli etkinlikler düzenlendi.



18 Mart 2011 Cuma Günü Saat 09.00’da Trabzon Valiliği önünde Atatürk Anıtı'na çelenk konulması ve saygı duruşuyla başlayan törene Trabzon Vali Vekili Aziz Mercan, Jandarma Alay Komutanı Dursun Ertuğrul, Belediye Başkan Vekili Seyfullah Kınalı, askeri ve mülki erkân, kamu kurum ve kuruluşlarının, siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve şehit aileleri katıldı.



Daha sonra Saat 09.45’de Sülüklü Asri Mezarlığı'ndaki şehitlik ziyaret edildi. Şehit ailelerinin da katıldığı ziyarette, askerler tarafından saygı atışı yapıldı. Şehitlerin ruhuna Diyanet İşleri görevlisi tarafından Kuran-ı Kerim okutuldu.
Saygı atışının ardından Vali Vekili Mercan, Şeref Defterini imzaladı.



Vali Vekili Mercan Şeref Defterine yazdığı yazıda Çanakkale Zaferi’nin Türk’ün yılmaz direncini göstermesi açısından çok önemli olduğunu belirten şu ifadelere yer verdi:

“Çanakkale Zaferi, düşmanın gücü karşısında Türk’ün yılmaz direncini göstermesi ve yurdunu korumanın kutsal mücadele destanı oluşturması açısından çok önemlidir. Çanakkale zaferini idrak ettiğimiz bu günde milletimizin geleceği adına her şeyini feda eden şehitlerimizi saygı ve hürmetle anmak için huzurlarınızdayız”



Çanakkale zaferinin genç nesillere iyi anlatılması gerektiğini ifade eden Vali Vekili Mercan;

“Türk savaş tarihine altın harflerle yazılan 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 96. yıldönümünü kutlamanın büyük sevincini ve üzerinde huzurla, güvenle yaşadığımız kutsal vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizin Şehitler Gününü idrak etmenin onurunu yaşamaktayız.

Çanakkale Zaferi’nin özellikle genç nesiller iyi anlatılması, ecdadımıza ve şehitlerimize bir borcumuz olduğu gibi geleceğimizin de teminatıdır.

Çanakkale Zaferi ve Şehitler Günü münasebetiyle; Büyük Önder Atatürk’ü Çanakkale şehitlerimizi ve bugüne kadar bu vatan için vermiş olduğumuz tüm aziz şehitlerimizi, bir kez daha saygı ve şükranla anıyor, yüce Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.



Vali Vekili Mercan, şehit mezarlarına kırmızı ve beyaz karanfil bırakırken, şehit aileleriyle de yakından ilgilendi. Ziyarete katılan bir grup öğrenci de şehit mezarlarına karanfil bıraktı.



Çanakkale Zaferi'nin 96. yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla Saat 10.30’da Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde günün anlam ve önemini belirten konuşmaların yapıldığı bir etkinlik de düzenlendi.
 
Kutlama süresince resmi daire, kuruluş ve müesseseler ile özel kişilere ait binalar bayraklarla donatıldı. (VB - 18.03.2011)

TRABZON HABER AJANSI – 18.03.2011 Cuma

TRABZON'DAKİ DOLMUŞ ZAMMI YASAL DEĞİL!

TESOB tarafından Trabzon'da yasal olmayan dolmuş zammına tepki.


Trabzon Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Metin Kara, Trabzon Şoförler Otomobilciler Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odasının uygulayacağı söylenen siviller için 1.50 TL, öğrenciler için 1.20 TL'lik fiyat tarifesinin hiç bir yasal dayanağı olmadığını belirterek bunun fiili bir durum ve uygulama olduğunu belirtti.


Kara, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada onaylanan yeni bir tarife olmadığından halen geçerli olan ücret siviller için 1.25 TL ve Öğrenciler için 0.90 TL olduğunu belirterek,


“5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 62. maddesi ve Esnaf ve Sanatkârlarca Üretilen Mal ve Hizmetlerin Fiyat Tarifeleri Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesi uyarınca dolmuş ücret tarifesini onaylama yetkisi Trabzon Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğine tanınmıştır.


Trabzon Şoförler Otomobilciler Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odasının dolmuş ve taksi ücretlerini belirleme yetkisi olmayıp, sadece birliğimizin teklif yetkisi bulunmaktadır. Trabzon Şoförler Otomobilciler Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odasının Birliğimize 2011 yılından geçerli olmak üzere teklif ettiği dolmuş ve taksi ücret tarifeleri birlik yönetim kurulumuzca incelenmiş olup, şu ana kadar yapılmış olan tekliflerin tümü 5362 sayılı yasanın 62. Maddesi ve ilgili yönetmeliğin 5. maddesi ile bu konuda verilmiş, idari yargı kararlarına aykırı olduğundan ret edilmiştir.


Trabzon Şoförler Otomobilciler Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odasınca kamuoyuna duyurulan ve 17 Mart 2011 tarihi itibariyle uygulanacağı söylenen siviller için 1.50 TL ve Öğrenci İçin 1.20 TL’lik fiyat tarifesinin hiçbir yasal dayanağı olmayıp, fiili bir durum ve uygulamadır. Kaldı ki, kamuoyuna açıklanan fiili ücret uygulaması teklifi birliğimize onay için sunulmamıştır. Onaylanan yeni bir tarife olmadığından halen geçerli olan ücret siviller için 1.25 TL ve Öğrenciler için 0.90 TL’dir.


Trabzon Şoförler Otomobilciler Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odasının veya Birliğimiz dışında başkaca bir kurum veya kuruluşun fiyat tarifesi belirleme veya onaylama yetkisi yoktur. Türkiye bir hukuk devleti olup, kurallar tartışmaya yer vermeyecek kadar açık ve nettir. Tüm kamuoyunu kısır tartışmalardan uzak durmaya ve kurallara uymaya davet ediyoruz" dedi.


Kaynak: www.haber61.net - 17 Mart 2011 / 17:10

“BLOGSPOT.COM” SİTELERİ SUDAN BAHANE ile ENGELLENİYOR !!!

Hiçbir haklı gerekçe gösterilmeden ve kullanıcılara hiçbir bilgi verilmeden “BLOGSPOT” Sitelerinin tümüyle engellenmesi tepkilere yol açıyor.


Hiçbir haklı gerekçe gösterilmeden ve kullanıcılara hiçbir bilgi verilmeden “BLOGSPOT” Sitelerinin tümüyle engellenmesi tepkilere yol açıyor.

1 Mart 2011 tarihinden bu yana “BLOGSPOT” sitelerinin kullanıcılarının sitelerinde “Mahkeme Kararı ile kapatılmıştır” ibaresi eklenerek, sitelere giriş engelleniyor. Hiç kimsenin ne olduğu hakkında spekülasyonların dışında bilgisi yok. Ama yetkili makamlar internet ücretlerinin tamı tamına tahsilinde hiç bir sakınca görmüyorlar.


İnternet kullanıcıları:

"Demokratik bir ülkede bu yapılanlar zulümden başka bir şey değil, eğer varsa ki olduğu söyleniyor, birkaç kişinin yaptığı hatayı milyonlarca kullanıcıya yüklemenin haklı ve hukuki hangi yanı var. Kanunları çiğneyenle uyanlar arasında bir fark olması gerekmez mi? Bu zulüm bir an sona ermeli” diyorlar.

**

www.engelliler.biz/forum (01.03-2011) Sitesinden edindiğimiz bilgiye göre;




‘BLOGSPOT’: MAHKEME KARARI İLE KAPATILDI!


Google'ın ücretsiz blog servisi Blogspot'a erişim Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 14.01.2011 tarih ve 2011/156 D iş sayılı kararı ile engellendi.


Daha önce de Digitürk'ün şikâyeti ile engenlenen Blgospot.com sitesine erişimin engellenmesiyle ilgili Superonline twitter hesabından açıklama yaptı.


Superonline'ın açıklamalası;


"Blogspot.com, Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 14.01.2011 tarih ve 2011/156 D iş sayılı kararına istinaden engellenmiştir. Blogspot.com'un kapatılması mevcut tüm servis sağlayıcılarını kapsayan yasal bir zorunluluktur.“ (!!!???)


İŞTE ENGELLEMENİN YANSIMALARI BÖYLE OLACAK


Superonline tarafından yapılan açıklamada bu engellemenin muhtemel etkileri olarak şunlar sıralandı;


- Google web sitesine erişimde sorun yaşanması,
- Google analytics, Google maps gibi Google uygulamalarını kullanan portal veya web sitelerinde erişimlerin yavaşlaması,
- Google Toolbar yüklü bilgisayarlarda bazı sitelere yavaş erişme,
- Web siteleri dahilinde "google search" kullanan alan adlarına erişimde yavaşlama,
- Firmanıza ait Google uygulamalarıyla entegre ya da Google Search'a dayalı bir takım uygulamalarınızın bu erişim kısıtlamasından etkilenmesi söz konusu olabilecektir.


Google servislerinde yaşanabilecek yavaşlık ve erişim zorluklarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından yayınlanan karar sebebi ile yaşandığını, bu durumun Superonline alt yapısından kaynaklanmadığını bilgilerinize sunarız.


SANAL ÂLEMDE "BLOG'UMA DOKUNMA" HAREKETİ BAŞLADI


Blogspot'un kapatılması ve tüm site kapatmalarına karşı büyük bir tepki oluşumu da hemen başladı.

Twitter ve Facebook'ta "bloguma dokunma" ismiyle yapılan paylaşımlar ve videolarla başlayan tepkiler büyümeye devam ediyor. Twitter'da şuan "bloguma dokunma" etiketi trend konularda ilk sıraya yerleşmiş durumda.


Şu anda bloglara erişimler sadece yurtdışı çıkışlı serverlar aracılığıyla gerçekleştirilebiliyor.


İnternet Haber


Kaynak: www.engelliler.biz/forum - 01.03-2011

‘AKÇAABAT’ ile ‘BUCAK’ KARDEŞ ŞEHİR OLDU

Akçaabat Belediye Meclisi aldığı karar ile Burdur’un Bucak ilçesini kardeş şehir olarak ilan etti.



Burdur’un Bucak ilçesi Akçaabat Belediyesi’ni kardeş şehir olarak açıklamasının ardından Akçaabat Belediye Meclisi de aynı şekilde Bucak ilçesinin kardeş şehir olmasını kabul etti. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen, kardeş şehir ilanı ile her iki ilçe arasında ter alanda işbirliğini geliştirmeyi amaçladıklarını söyledi.



Başkan Türkmen;


“Güzel ilçemiz AKÇAABAT ile mermeri ile ünlü Burdur İlinin şirin ilçesi BUCAK’ı, karşılıklı işbirliği yapmak, ekonomik ve sosyal ilişkileri geliştirmek, kültür sanat ve spor gibi alanlarda ortak faaliyetlerde bulunmak amacıyla kardeş şehir ilan ettik. İki ilçemize de hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
İki ilçe arasında yapılacak olan işlemler için Belediye Meclisi; Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen’e tam yetki verdi.


HABER  : Soner TUTKUN
KAYNAK: Akçaabat Ajans - 16 Mart 2011 Çarşamba

TRABZON'DA DOLMUŞLARA, %20 ZAM!

Öğrencilerin ve TESOB’un ısrarlarına rağmen, Trabzon Şoförler ve Otomobilciler Odası tarafından Trabzon'da yarından itibaren dolmuş fiyatlarına % 20 zam yapıldı.


Trabzon Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Turan Altuntaş, Trabzon'da yarından itibaren dolmuş fiyatının 1.50 TL olduğunu belirterek, öğrenci dolmuş ücretlerinin ise 1.20 TL olduğunu söyledi.


Durak başkanlarının katılımıyla yaptığı basın toplantısında yaklaşık 3 yıldır zam almadıklarını kaydeden Altuntaş;


"Yaklaşık 3 aydan beri zam konusu tartışmaları bugüne kadar devam etti.
Gelmiş olduğumuz süreçte en son 2008 yılının 3 ayında zam aldık.


Bu zammı alırken mazot 1.40 TL idi, şu anda 3.67 TL olmuştur. 3 yıllık süreçte 1 kuruş zam almamışız. Bugün istediğimiz 250 kuruş zammı bu esnafa fazla görenleri kınıyorum.


Bu süreçte şoför esnafının hak ve menfaatlerini savunacak oda, Trabzon Esnaf ve Sanatkârlar Odası’dır. Bugüne kadar yapmış olduğumuz istişarelerle her zaman iyi niyetli çalışma içersinde olduk, bu saatten sonra da kırmadan dökmeden tartışmadan iyi niyet içersinde olmaktan yana olduğumuzu açıklamak istiyorum.


Trabzon'daki sivil toplum örgütlerinin, Trabzon halkının 1.25 TL den 1.50 TL'ye hiç bir itirazı olan vatandaşımız yok(!). Ancak bazı kesimler sadece kendi egolarını tatmin etmek için ortaya çıktıkları için bu bizi üzüyor.


Üniversite öğrencileri, ilköğretim öğrencileri tarife konusunda, kanunda yeri olmamasına rağmen biz yıllardan beri bu uygulamayı yapıyoruz. Eğer bize mantıklı bir şekilde yaklaşım gösterilse idi biz de mantıklı şekilde yaklaşımı, hassasiyetle karşılardık. Ama maalesef olmadı.


Şoförler Odası olarak hiç kimseyle kişisel bir problemim yoktur. Ben burada başkanlık yapıyorsam bu arkadaşlarımın hak ve hukuklarını savunmakla mükellefim. Bugüne kadar hiç bir kanunsuz işe başvurmadık, bugünden sonra da başvurmayacağız.


Yarından itibaren siviller için dolmuş 1.50 TL, üniversite öğrencileri ve ilköğretim öğrencileri de bunun içinde olmak kaydıyla öğrenciler için 1.20 TL’dir" dedi.


Esnaf olarak, aralarında geçen sıkıntılarının anlık olduğunu belirten Altuntaş, bu sıkıntıları genel ve kişisele yaymanın doğru olmadığını sözlerine ekledi.


Kaynak: www.haber61.net - 16 Mart 2011 / 12:20

‘KAYABAŞI YAYLA KENT’İN YENİ İŞLETMECİSİ BELLİ OLDU

İşletme ihalesi; HAMZA TUR’ da kaldı.


Trabzon’un en gözde yerinde bulunan ve mülkiyeti Trabzon İl Özel İdaresin ati olan Kayabaşı Yayla Kent’in işletme ihalesi yapıldı.


İhaleyi yıllık 28 bin lira karşılığında HAMZA TUR adlı şirket aldı. İl Özel İdaresi Encümeni tarafından yapılan ihaleyi Hamza Tur 15 yıl süre ile kazandı.


Daha önce Kayabaşı Yayla Kent işletmecisinin kendi isteği üzerine kira sözleşmesi, karşılıklı olarak fesh edilmişti. Yayla Kentin ihalesinini kazanan HAMZATUR’ un sahibi Zekeriya Zengin, yeni bazı tadilatlar ve ilavelerle yayla turizminin canlanması için caba harcayacağını belirtti.


Akçaabat Işıklar (Visera) Beldesinde 32.500 m2. lik ormanlık saha üzerinde bulunan Kayabaşı Yayla Kent’i bölgemizdeki yayla kentlere örnek gösterilecek bir mimari tarzda inşa edildi. Yayla Kent’in ulaşım yolu da tamamen asfalt olup doğa güzellikleri açısından da benzerlerinden daha önde bir konuma sahip, Türkiye’nin en güzel turistik yerlerindendir.


HABER-FOTO: Erdoğan TAFLAN – 16.03.2011

MİNİKLER, ‘SAĞLIKLI ZİHİNLER, SAĞLIKLI BEDENLER’ PROJESİNİ UYGULUYOR

Trabzon Merkez ‘Ali Kemal Aktürk İlköğretim Okulu Anasınıfı’, “Hayat Boyu Öğrenme” programı kapsamında Malta Marsascala St. Thomas More Collage ile ortaklaşa “Sağlıklı zihinler, Sağlıklı bedenler” (Healthy Minds, Healthy Bodies) projesini yürütüyor.

Çocuklara sağlıklı olma ve sağlıklı yaşama alışkanlıklarını kazandırmayı hedefleyen proje kapsamında okul içinde birçok farklı etkinlik yapıldı. Projeye öğretmenleri, ülkemizin geleceği olan çocuklarımızın daha sağlıklı beslenebilmesi ve geleceğe daha güvenle bakabilmeleri için öncelikli olarak çocuklara doğru beslenmenin öğretilmesi ve onlara örnek olunması gerektiğini ifade ettiler.



Öğrencilere temiz koşullarda hazırlanmış sağlıklı besinleri sevdirmek ve çocukları fast food tarzı yiyeceklerin zararları hakkında bilinçlendirmek amacıyla “Sağlıklı zihinler, Sağlıklı bedenler” projesi bünyesinde hazırlanan “Kendi Sandviçini Kendin Yap” etkinliğinde; mutfak önlüklerini giyen minikler, hijyen kurallarını uyguladı ve kendi elleriyle hazırladıkları sandviçlerini iştahla yediler. Daha sonra etkinlik sırasında çekilen fotoğraflarla hazırlanan afişleri okulun tüm bölümlerine asan minikler, okuldaki ağabeylerini ve ablalarını sağlıklı beslenmeye davet ettiler.



Proje kapsamında farklı etkinlikler yapmaya devam edeceklerini dile getiren proje öğretmenleri bir sonraki tasarının “Ali Kemal Aktürk İlköğretim Okulu Anasınıfı Sebze Bahçesi” olacağını ve öğrencilerin bu bahçede kendi sebzelerini yetiştirecekleri söylediler.



Çocukluk dönemindeki beslenme alışkanlıklarının ileriki yaşamdaki beslenme alışkanlıklarına çatı oluşturduğunu kaydeden proje öğretmenleri;


“Çocuklarımızı, yemek yemenin sadece büyüme-gelişme ve yaşamayı sağlayan hayatsal bir ihtiyaç olduğu konusunda eğitmeli ve ileride sağlıklı bireyler olmaları yolunda ilk adımları atmalarına yardımcı olmalıyız” dediler. (VB – 16.03.2011

“KADINLAR TOPLUMUN TEMELİDİR”

Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde 30 ili kapsayacak Kadın ve Kadın Sivil Toplum Kuruluşları Yerel Destek Merkezi’nin Trabzon’da kurulan ofisinin açılışı yapıldı.



Dokuz ile hizmet verecek Trabzon’daki ofisin açılışına Trabzon Vali Vekili Aziz Mercan, Trabzon Belediye Başkan Vekili Yusuf Yazıcı, GAP İdaresi Başkan Yardımcısı Mustafa Kölmek, AB Türkiye Delegasyonu Temsilcisi Lisa Date, Trabzon Vali Yardımcısı Mahmut Halal, Trabzon Belediyesi Meclis üyeleri, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, kadın sivil toplum örgütü temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.


Kadınların siyaset ve bürokraside istenilen düzeyde olmadığını ifade eden Vali Vekili Aziz Mercan;


“Kadınlarımızın şiddet ve kötü muameleye kaldığını maalesef gazetelerden okuyoruz. Aslında baktığımızda kadınlarımız toplumun temelidir. Trabzonlu kadınlarımız sivil tolum örgütleri açısından son derece donanımlı ve deneyimlidir. Onun için burada bulunan kadınların önümüzdeki süreçte Trabzon’da adından söz ettirecek projelere imza atacağına inanıyorum” dedi.


Trabzon erkeğinin de tuttuğunu koparan bir yapısı olduğunu dile getiren Vali Vekili Aziz Mercan;


“Tabii ki bunu derken her erkeğin bir kadının ürünü olduğunu da unutmamak gerekir. Siyasetin yapısına baktığımızda kadınlarımızın hak ettiği yerde olmadığını çok kolaylıkla söyleyebiliriz. Gerek siyasette gerekse bürokrasilerde kadınların katılım oranlarını arttırmalıyız. Bu tür yapılanmalar kadınlarımızın statüsünü yükseltecektir. Demokraside zaten böyle bir rejimdir. Valilik olarak bu tür projelere her zaman sonuna kadar destek olacağız” şeklinde konuştu.


Trabzon Belediye Başkan Vekili Yusuf Yazıcı ise, Trabzon Belediyesi olarak kadın örgütlerinin desteklenmesine büyük önem verdiklerini ifade etti.


Doğu Karadeniz ile birlikte 30 ili kapsayan bir proje yürüttüklerini belirten GAP İdaresi Başkan Yardımcısı Mustafa Kölmek de;


"Bölgemiz dışında Trabzon ve Van’da da ofisleri kuruyoruz. Bu projenin başarılı olmasını diliyorum. Trabzon Valisi Sayın Dr. Recep Kızılcık, Batman’da bize çok destek oldu. Burada da desteklerinin devam edeceğini düşünüyorum" dedi.


Konuşmaların ardından katılımcılar ofisin kurdelesini keserek, açılışını yaptılar. (VB – 15.03.2011 Salı)

AK PARTİ TRABZON’DA MİLLETVEKİLİ ADAY ADAY ADAYLARI NETLEŞMEYE BAŞLADI

Ak Parti’ Trabzon’da; 12 Haziran 2011’de ki milletvekili seçimlerine katılmak amacıyla aday adayı olabilmek için başvurular ve ilk açıklamalar başladı.


Geçtiğimiz hafta sonu Ak Parti Trabzon’un emektar isimlerinden Osman Kaya, Trabzon İl Başkanlığı’na gelerek, ilk başvuruyu yaptı ve milletvekili aday adaylığı müracaatında bulundu.


Ardından yine partinin emektarlarından Av. Salih Cora ve Berrin Karanis aday adaylıklarını açıkladılar.


Bu hafta içerisinde de;


Mazhar Yıldırımhan (Trabzon Vakıflar Eski Bölge Müdürü),
Sebahattin Yazıcı (Trabzon Veteriner Hekimler Odası Başkanı),
Hakan Usta (Gençlik Spor İl Müdürlüğü Personeli),
Mehmet Çevik (Ak Parti Trabzon İl Yönetim Kurulu Eski Üyesi)
Hasan Çebi (Trabzon İl Genel Meclisi Eski Üyesi ve Ak Parti Eski Yöneticisi),
Av. Ayşe Sula Köseoğlu (Ak Parti Trabzon İl Yönetimi Eski Üyesi,
Oktay Saral Of Eski Belediye Başkanı,
Muhammet Balta AK Parti Eski İl Başkanı,
Zeynep Çebi (Ak Parti Eski Kadın Kolları Yönetici,
Yılmaz Büyükaydın (Ak Parti Trabzon Merkez İlçe Eski Başkanı),
Dr. Ahmet Çubukçu (Ak Parti Trabzon Eski İl Başkan Yardımcısı),
Müh. Adnan Cevher (Edirne Tapu ve Kadastro Eski Bölge Müdürü)’in


milletvekilliği aday adaylıklarını açıklamaları bekleniyor.


Adaylar içerisinde genç ve dinamikliği ile ilgi odağı olan Avukat Salih Cora var. Av. Cora; “Geç Değil, Genç Olsun” sloganıyla yola çıktı:



“Sayın Başbakanımızın gençlikle ilgili söylemleri bizleri fevkalade cesaretlendirmiştir. Bizler bu ülkenin, bu şehrin genç evlatları olarak; yarınlara dair planlarımız var. Ülkemizi ayağa kaldıracak bir sevdamız var. Şartlar ne olursa olsun bu ideallerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. İdeallerimiz bu şehir için, bu ülke için, bu insanlık içindir. Kavganın yerine kardeşliği, gerginliklerin yerine heyecanımızı ortaya koyacağız.”


“Bu yola çıkarken; Kökü ezelde ve dalı ebedde bir davanın irfanına idrakine sahip bir genç olarak bende varım diyorum. Türkiye’nin ileri demokrasi yolculuğunda üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğünün hâkim olması için yapılan mücadelede bende varım diyorum.”


“Bu vesile ile gelinen süreçte sizlerin aracılığı ile Ak parti Trabzon milletvekili aday adaylığımı açıklıyorum” dedi.


Y. Kaynaklar: www.karadenizgazete.com.tr; www.medyatrabzon.com

ABDÜLKADİR TÜRKYILMAZ, YARIN AMELİYAT OLACAK

Rize Özel Şar Hastanesi Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Salih Türkyılmaz’ın oğlu küçük Abdülkadir yarın Ankara’da ameliyat olacak.



Rize Özel Şar Hastanesi Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Salih Türkyılmaz’ın oğlu küçük Abdülkadir yarın Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi’nde Saat 08.00’de önemli bir ameliyata alınacak.


Aslen Trabzon Akçaabat’a bağlı Doğanköy Beldesinden olup Ankara’da ikamet eden Rize Özel Şar Hastanesi Başhekim Yardımcısı Uzman Dr. Salih Türkyılmaz’ın küçük oğlu Abdülkadir Türkyılmaz’ın beyindeki kitle nedeni ile yarın (14.03.2011 Pazartesi) Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi’nde ameliyat olacak.


Daha önce aynı rahatsızlıktan iki kez ameliyat olan Abdülkadir Türkyılmaz ve ailesi dualarınızı bekliyor. Küçük Abdülkadir’e Allah’tan acil şifalar dileriz.


HABER: Soner TUTKUN - 13.03.2011 Pazar

106 YAŞINDAKİ FATİME NİNE, İLK KEZ HASTALANDI

Trabzon Akçaabat’a bağlı Doğanköy Beldesinde beldenin hayatta ki en yaşlıları arasında yer alan Fatime Civelek(106) Nine ömründe ilk kez hastalanarak, hastanede tedavi gördü.



Trabzon Akçaabat’a bağlı Doğanköy Beldesinde beldenin hayta kalan en yaşlıları arasında yer alan Fatime Civelek(106) Nine ömründe ilk kez hastalanarak hastanede tedavi gördü. Hastaneden taburcu edilen Fatime Nine baygın halde evinde tedavi görüyor.



Nüfus kaydına göre, O, her ne kadar 1912 doğumlu ise de bu onun gerçek yaşı değil, Onun şu an ki gerçek yaşı 106’dır.



Abdullah Civelek ve Şahsenem kızı Fatime Nine, 1904 yılında dünyaya gelmiş. Fatime Nine; Seferberlikte Trabzon’un düşman kuvvetler tarafından işgali sırasında 12 yaşlarındaymış. 1916 yılındaki Trabzon ve havalisinin düşman tarafından işgali üzerine ailesiyle muhacirliğe çıkmışlar. Muhacirlikte Amasya’ya varmışlar, vatan topraklarının düşmandan kurtarılması üzerine tekrar dede vatanına dönmüşler.

 

Fatime Ninenin dedesinin 4 yıl süre ile çocuğu olmamış ancak daha sonradan çocukları dünyaya gelmiş ve o, da bir asra yakın yaşadıktan sonra 1994 yılında 85 yaşında iken vefat etmiştir. 1. Cihan Savaşının acımasız şartları arasında genç kızlık dönemine adımını atan Fatime Nine ve ailesi ve bölge halkı çok büyük çileler, açlık, yokluk ve hastalıklar çekmişler. Rus askerlerinin denetimindeki Ermeni caniler insanları hunharca katletmiş ve Rum soygun çeteleri her tarafı yağma etmişler. Bu kötü şartlar altında İttihat ve Terakkicilerin devleti keyfi ve çok kötü yönetmeleri üzerine Fatime Ninenin eşi olan Hüseyin Efendinin babası Ali Civelek, askere alınmış ve Sarıkamış Faciasında Şehit düşmüştür.



Fatime Nine, Gençağa lakaplı Ali oğlu Hüseyin Civelek ile evlenmiştir. 106’lık Fatime Ninenin 4’ü kız ve 3’ü erkek, biri ölü olmak üzere 8 çocuğu dünyaya gelmiştir.



Onu tanıyanlara, oğullarından Alabalık Tesisleri sahibi Davut Civelek’e torunlarından Eğitimci Fethi ve Emekli Polis Memuru Ayhan Civelek’e Fatime Nine’yi sorduk. Onu şöyle anlatıyorlar…


“Fatime Nine’nin şimdiye dek önemli bir rahatsızlığı olmadı. Onun sağlıklı olmasının sebebi, dertleri sıkıntı etmez, yayla ve mezerelerde yaşamayı çok severdi. İlk ve sonbaharlarda Kenova’daki Hulvera’ya yakın mezere evlerine mutlaka göçerdi.


O, sütü, yoğurdu ve yeni çalkalanmış yayıktaki taze tereyağını çok severdi. Uykusunu zamanında uyur, erken yatmayı, erken kalkmayı alışkanlık haline getirmişti. Onun diğer gelinlerden farkı kaynatası Akçaabat Haldandoz’da yaşadığından ve Trabzonlu Başbakan Hasan Saka’nın arazilerinde marabalık yaptığından Fatime Nine’nin, onlardan ayrı yaşaması nedeniyle hayatında kaynana ve kaynata sıkıntısı çekmemiştir. O, dedikodu yapanla pek muhatap olmazdı. O, misafirperver ve cömert olup inatçılığı sevmezdi. Olayları olduğu gibi kabul eder, çok incelemezdi.


Kişi olarak, eş, dost akraba, dost, arkadaş ve tanıdıklarıyla çok uyumlu idi. Bağ, bahçe, işlerini sever, bu işleri bizzat yapar ve ayrıca inek bakmayı çok severdi” diyorlar.



Bizler de asrın çınarına sağlık, mutluluk, hayırlı ömür ve iki cihan saadeti dileriz.



HABER ve FOTOĞRAF: TRABZON HABER AJANSI – 13.03.2011 PAZAR

(FOTOĞRAFLAR: Muhammet YAVRUOĞLU - 19 Aralık 2010)